Kocaeli Sube Baskanimiz Halil Ibrahim Kelesoglu’nun Kocaeli Üniversitesi Rektörlügü'nün yetkimizi gasp etmesi üzerine yaptigi basin açiklamasinda, "2011 yili Mayis ayi mutabakat döneminde Kocaeli Üniversitesi’nde yetkili sendika olmamiza ragmen 84 üyemiz yok sayilarak yetkimiz adeta gasp edilmeye çalisilmistir." Demesi üzerine Kocaeli Üniversitesi Rektörlügü’nün, yaptigi suç duyurusunu inceleyen savcilik, kovusturmaya yer olmadigina karar verdi. Kelesoglu, söz konusu basin açiklamasinda, “17/05/2011 tarihinde 13.30’da bize verdikleri üye listelerinde ve saat 15.00’da toplantiya getirdikleri toplanti tutanagi formunda Egitim-Sen’in üye sayisinin 322, Türk Egitim-Sen’in üye sayisinin 92, Egitim-Bir-Sen’in üye sayisinin 357 (ki bu rakamlarda dahi bizim 25 civarinda üyemiz eksik, Egitim-Sen’in de 75 civarinda üyesi fazla yazili) oldugu belgeliyken, masa basinda akla hayale gelmedik basit ve kalin numaralarla, yalan ve art niyetli bir tavirla, bize 25 üye daha eklenmesi, Egitim-Sen’den ise 75 üye azaltilmasi gerekirken, tam tersine bizim üyelerimizin belgeleri var olmasina ragmen, üye sayimiz 380’den 296’ya, Egitim-Sen’in ise 255 civarindaki üye sayisi yanlis belgelerle 326’ya çikarilmistir. Biz böyle bir yanlisi kabul etmedigimizi, üniversitenin, elimizde de var olan resmi belgelerine bakilmasi gerektigini belirtmemize ragmen, Üniversite ve Egitim-Sen yetkilileri, agiz birligi etmisçesine bize, ‘itirazinizi mahkemeye yapin’ dediler. Yani biz, ‘sizin yetki hakkinizi çaliyoruz, siz mahkemeye verin, (bir yil sonra hakkinizi kazanirsiniz, bir ise de yaramaz, bu arada da haksiz ve hukuksuz yere yetkili Egitim-Sen olur’ demek istediler ve bizden de bu zulme boyun egmemizi beklediler. Biz de, ‘Yetki hakkimizi size gasp ettirmeyiz, isterseniz siz gidin mahkemeye, Egitim-Bir-Sen yetki hakkini çalmamiza müsaade etmiyor’ diye bizi sikâyet edin’ dedik” ifadelerini kullanmisti. Rektörlügün olaya iliskin yapmis oldugu sikâyet üzerine hesaplar tutmadi ve adalet düsünüldügü gibi, 1 yili bulmaksizin kisa sürede tecelli etti. Kocaeli Cumhuriyet Bassavciligi, kovusturmaya yer olmadigina karar vererek, hakliligimizi açikça ortaya koymus oldu. Savciligin 2011/8362 sayili kararinda su ifadelere yer verildi: “Toplanti tutanagi formunun belli bir mutabakat neticesi hazirlanip imzalanmasi gerektigi ancak somut olayda görüldügü üzere taraflar arasinda bir mutabakatin saglanamadigi, bu mutabakatsizligin bir ifadesi olarak süphelinin toplanti tutanagi formunu kendi düsüncesini yazarak imzaladigi, bu nedenle sahtecilik yapmak kastiyla hareket ettiginin iddia edilemeyecegi, kaldi ki üniversite yönetimi tarafindan sendika üye sayilarinin tespiti ile ilgili kayitlarin saglikli bir sekilde tutulmadiginin anlasildigi, zira C. Bassavciligimiza verilen cevabi yazida, 17.05.2011 tarihinde yapilan toplantida Egitim-Bir-Sen’in üye sayisinin 296 olarak tespit edildigi, 04.07.2011 tarihinde ise bu sayinin 340’a yükseldigi bildirilmis ise de, Ankara 6. Is Mahkemesi’ne yazilan cevabi yazida ise Egitimciler Birligi Sendikasi tarafindan 15.05.2011 tarihinden sonra 1 (bir) yeni üye disinda herhangi bir üyelik bildiriminde bulunulmadigi bildirilmek suretiyle çeliskiye sebebiyet verildigi, bu itibarla süpheli hakkinda müsnet sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarindan ötürü kamu davasi açilmasini gerektirir düzeyde süphe sebeplerinin bulunmadigi anlasilmakla süpheli hakkinda müsnet suçlardan kamu adina kovusturmaya yer olmadigina karar verildi.” Bu karar neticesinde sendikamiz yine hukuki mücadelesine devam ederek, ugramis oldugu haksizligin hesabini ilgili kisilerden soracaktir.
Kocaeli Üniversitesi'ndeki Yetki Mücadelemizde Önemli Karar